16 Şubat 2011 Çarşamba

perspektif

''yüzün göğsüme yaslanmış yeni daldın uykuya.. şafak süzülürken odana, güneş düşmüş saçlarına..ilk defa bu sabah paramparça hayatım bir bütün, sadece bir gece seninle eksizsizim..''

  
en son ne zaman hissettim bu duyduyu.. çok uzak değil sanki.. ama çok da yakın değil..ya da belki sadece o an hissettim ve sonra herşey gerçekliğimde kayboldu tekrar.. ''aşk tesadüfleri sever'' film bu ya.. film işte adı üstünde.. gerçek hayatta böyle tesadüfler olmuyor, ya da bizi/beni bulmuyor.. o filmdeki gibi çocukluk aşkım olmadı hiç.. bir şeyi hiçbir zaman çok istemediğim içindir belki de.. hiç birisi için camda beklemedim ben.. ne küçükken ne de büyüdüğümde.. hep tesadüf olsun istedim hoşlandığım kişinin karşısına çıkmak istedim aniden ama ya cesaretim olmadı, ya da zaten öyle bişey yoktu..
sonra bir gün artık tesadüflere inanmayı bıraktıktan sonra, çok sonra belki de.. kalbimi kırdıktan sonra tesadüfler.. hayatıma tesadüf eseri birisi girdi.. daha önceden tanımıyordum onu.. belki de o kadar da büyük tesadüf değildi de.. ama işte bundan çok sene önce bir gün birisi girdi böyle hayatıma.. kendisi yarattı tesadüfleri, mucize dedi bunlara zaman zaman.. bense inanmak istemedim.. vazgeçmedi.. 
şimdi mi? bilmiyorum hala tesadüfler var mı? 

''kalktım sesszice yanından, yeni güne karıştım.. nefesin havada altın tozu, yabancıyım bu duyguya.. ilk defa bu sabah huzurlu sakin kayıp ruhum..dün gece hayata seninle yeniden doğdum..''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder